1 Aralık 2014 Pazartesi

KASIM AYINI DA UĞURLADIK

Solgun yapraklar gibi hayat bizi bir oyana bir bu yana savura dursun, İnsan oğlu değil miyiz yine de tutunacak bir dal buluyoruz. Biraz daha sürüklenmeden durmayı başarıyoruz. Ama bazılarımız rüzgarın estiği yönde arıyor özgürlüğünü. Sonucun nereye gitmek olduğunu bilmeden kendini hayat rüzgarının ellerine bırakıyor. Belki bir su birikintisinde sonlanıyor. Yada uçsuz bucaksız deniz de.
Kimimiz de daireler çizip duruyoruz. Başladığı noktayı dahi hatırlamadan. Bazen son yolculuk süpürgeyle faraşla geliyor ve çöp tenekesinde sonlanıyor. Ne yaşamış ne yaşamamış belirsiz. Bazısı da bulunduğu yerde çürüyüp yeni hayatlara el veriyor yeniden doğar gibi.

Güzelim sonbaharı da uğurladık. Eteklerimiz de bir yığın kuru yaprak. Rengarenk hayatlar söndü. Ufukta bembeyaz kar var.Yağmurlarla yıkadık izlerini. Şimdi sokaklar yalnız. Dallar hışırtısız. Soğuk bir yalnızlık rüzgarı esmekte. 


Buna da alışılır. Bir bakmışsın şen kahkahalar doldurur sokakları. Ellerinde Kar topları . Bembeyaz gelini kucaklar gibi açarız kollarımızı. Hoş geldin Kış deyiveririz.